Yaptığımız iki haftalık gezinin ardından Endonezya’yı gördüğümüz en farklı ve şaşırtıcı ülkeler arasında koymakta zorlanmadık. 250 milyonluk nüfusu, irili ufaklı 18 bin adası ve yanardağları ile Endonezya uzak Asya’nın en popüler tatil noktalarından biri olarak bizim de gönlümüzü fethetti. Ülke genelde Hindu kültürünün hakim olduğu Bali adasıyla bilinse de aslında bu ülkede Bali’den çok daha fazlası var.
Ülke çok büyük ve iç ulaşım oldukça karmaşık olduğu için Endonezya gezisi öncesinde iyi plan yapmak oldukça önemli. Gezi amacınıza göre siz de aslen Bali adası ve çevresindeki birkaç adayı dahil eden daraltılmış bir gezi yapabileceğiniz gibi keyfinize göre ülkenin en kuzey batısındaki Sumatra adasının pirinç tarlaları ve yüzen şehirlerinde, güney doğudaki yam yam kabilelerinin hüküm sürdüğü Gine adasına kadar oldukça geniş bir konsept yelpazesinde tatil yapabilirsiniz. Endonezya tatil ve kültür turizmi açısından çok fazla seçenek sunuyor. Bu ülkede bir balayı otelinde orman içinde sonsuzluk havuzunda keyif yapabilir, Jeep safarisiyle yanardağ ağzında gezintiye çıkabilir, maymun istilasına uğramış Hindu veya Budist tapınaklarını ziyaret edebilir, motosiklet veya tren ile ülkenin derinliklerinde gezintiye çıkabilir ya da Borobudur tapınağında güneşin doğuşunu seyredebilirsiniz. Ancak Endonezya’da her ne yapacaksanız yapın, sıkıntı çekmemek adına iyi araştırma yapmak ve gezinizi planlamak şart. Fiyatların genelde uygun olduğunu da hesaba katarak, bazı noktalarda özel rehber kullanmanızı ve rehber aradığınız süreçte pazarlık yapmanızı tavsiye ederiz. Biz Java adasındaki Yogyakarta bölgesini gezdikten sonra Bali adasının büyük bir bölümünü, Gili adalar bölgesini ve Nusa Penida’yı gezdik. Tabi ki gezi arasında bir iki günlük molalar verip tatilin ve okyanusun keyfini çıkarmayı da unutmadık.
Endonezya Rotamız
Bir çok ziyaretçi gibi biz de Endonezya gezisini Singapur ile birleştirdik. Türkiye’den kalkış sonrası
3 gece Singapur’da otelde
1 gece Singapur havalimanında kaldık. Uçağımız sabah erken saatlerde olduğu için otele para vermek istemedik.
2 gece Yogyakarta
2 gece Ubud
2 gece Gili Trawangan
1 gece Seminyak
1 gece Nusa Lembongan
2 gece tekrar Semiyak’ta konakladık. Semiyak’taki otelimiz uygun fiyatlı olduğu için aradaki bir gece otelden çıkış yapmayıp sırt çantasıyla Nusa Lembongan’a geçtik.
Böylece yolculuğumuz uçuşlarla birlikte 16 gün sürdü.
Endonezya’nın Renkli Kültürü
Bu kadar renkli bir ülkenin kültürünü anlatmak zor. Nüfusun büyük kısmı Müslüman, ancak Müslümanlar arasında dahi Hindu kültürünün kalıntıları gezinmeye devam ediyor. Bizim kültürümüzdeki nazar kavramı gibi burada da Karma kültürü yaşamaya devam ediyor ve insanlar kendilerine de mutluluk getireceği inancıyla başkalarına da bol bol gülücük saçıyor.
Bali adası ve çevresinde aynı sıcaklığı bulamasak da Java ve çevresindeki halk oldukça güler yüzlü ve yardım sever. Sokakta turist gören herkes gülümsüyor, dükkanından evinden çıkıp el sallıyor ve bir çok insan yaklaşıp konuşmaya veya fotoğraf çekmeye çalışıyor. Birisi sizinle fotoğraf çektirip etraftakilere de cesaret verdiğinde bir anda önünüzde birlikte fotoğraf çekilmek için sıraya giren bir grup insanla karşılaşabiliyorsunuz. Hatta Türk olduğumuzu söylediğimizde gösterilen ilgi daha da artıyor (Pakistan dışında hiçbir yerde Türklere böyle bir ilgi görmedim). Ancak belirtmeliyim ki bu söylediklerim Bali ve çevresi için geçerli değil. Bu bölgede bulunanlar zaten çok fazla turist gördükleri için yabancı biriyle ilişki kurmaktan çok kendilerine bırakacağınız dövizle ilgileniyor gibiler. Örneğin fotoğrafta gördüğünüz tatlı Balili amca biz fotoğraf çekerken gayet güzel poz verip ardından fotoğraf çektiğimiz için para istedi. Tabi ki çok hızlı kaçtığımız için bize yetişemedi ve para vermekten kurtulduk.
Endonezya’da Ulaşım Çilesi
Ülkede şehir içinde yoran bir trafikle karşı karşıya kalıyorsunuz. Çoğu yerdeki yollar tek şerit ve çok bozuk, düzgün çalışan bir ışık sistemi yok ve navigasyon programları hatalı yollar gösteriyor . Trafik akışının da ters yönde olduğunu ve hatta bazen hiç trafik akışı da olmadığını ekleyerek Endonezya’da gezmek amacıyla araba kiralama fikrinden uzak durmanızı şiddetle önerebilirim.
Bunun yerine şehir içinde ya da belli bir adada gezmek istiyorsanız önceden internetten ya da gittiğiniz yere ayak bastıktan sonra bir turist rehberi bulun ve araç-benzin gibi masraflar dahil olacak şekilde pazarlık yapmaya çalışın. Rehberlik değil de sadece ulaşım istiyorsanız bir taksici ile pazarlık yapın. Zaten bu şekilde bir rehberle veya taksiyle anlaştığınız zaman günlük araç kiralamak ile neredeyse aynı paraya geleceğini söyleyebilirim. Tabi ki pazarlık sırasında dikkatli olmak önemli, her şeye evet diyen şaşkın Avusturalyalı turistler için açılan tarifeler genelde beş dakikalık bir konuşma sonrasında üçte bir fiyatına iniyor. Hatta mümkünse internetten gideceğiniz yerde yaşayan rehberleri bulup whatsapp üzerinden anlaşmaya bakın. Tamamen aynı içeriğe sahip bir gezi için whatsapp üzerinden yaptığım yazışmalarda günlük 40 dolardan 500 dolara kadar teklifler aldım.
İkinci bir yöntem ise motosiklet. Endonezya’da uygun fiyata motosiklet bulup eğer kendinize güveniyorsanız motosikletle gezinti yapabilirsiniz. Özellikle şehir içi kullanım için hem halk hem de turistler arasında gayet yaygın ve popüler bir yöntem. Benzin istasyonu olmayan yerlerde el arabasıyla viski şişesi içinde benzin satan birileri bulmak mümkün. J Hiçbir yerde yakıtsız kalmazsınız.
Üçüncü ve çok mantıklı bir yöntem ise, Grabs gibi (Uber benzeri) taksi çağırma uygulamaları. Bu yöntemle hem gitmek istediğinizi yere uygun fiyatla ulaşabiliyor hem de acaba kazık mı yiyorum hissine kapılmadan işinizi halledebiliyorsunuz. Biz ulaşım için Grabs uygulamasından faydalandık. Lakin küçük bir not eklemek isterim. Tıpkı bizim İstanbul’lu taksiciler gibi Bali adasında da taksiciler terör estirdiği için bu uygulamaları kullanan kişilerin bazı bölgelerden yolcu almasına izin vermiyorlar. Ancak Grabs kullanan taksiciler zaten oraları çalışma bölgesi dışında bıraktığı için uygulamaya baktığınızda bir yere ulaşabildiğinizi görüyorsanız sıkıntı olmadan bu uygulamaları kullanabilirsiniz.
Şehirler arası ulaşım söz konusu olduğunda tren tercih ediliyor. Trenler çok fazla yerde durduğu için yolculuklar genelde uzun sürüyor ancak bu yöntemin güvenli bir ulaşım yolu olduğunu söyleyebiliriz.
Benzer biçimde özel deniz uçağı kiralayacak kadar zengin değilseniz birbirine yakın adalar arası geçiş yaparken deniz yolu kullanmak gerekiyor, bu konuda internetten bir yer ile anlaşıp, karşılıklı pazarlıkta daha ucuz bilet bulursanız internetten anlaştığınız yeri iptal ettirme yöntemini izleyebilirsiniz.
Ve tabi ki ulaşmak istediğiniz nokta uzak ve ineceğiniz yere yakın bir hava limanı varsa hava yolu kullanmak en hızlı seçenek. Garuda Indonesia ve Air Asia ülkede iç hatlarda hizmet veren iyi hava yolu şirketleri arasında yer alıyor.
Turist Rehberi Tarifesi
O zaman sıkı durun, başka hiçbir yerde bulamayacağınız fiyat tarifesini açıklıyorum. Ülkede turist rehberi hizmetinin en pahalı olduğu yer Bali adası ve çevresi. Burada bir rehberle (taksici değil rehber) klimalı araç içinde iki kişilik 9 saatlik tur için 45; 10 saatlik tur için 50; 11 saat sürecek tur için 55 dolara anlaşabildik. Bu konuyu çok fazla araştırdım, çok sayıda rehberden internet üzerinden fiyat aldım ve daha önce Bali’ye seyahat etmiş birkaç kişiyle de yazışarak bu fiyatları çıkardım. Bundan daha uygun fiyata bir şeyler bulmak mümkün olsa da iyi bir arabası olan iyi bir rehberi bundan çok daha ucuza bulabilmek için biraz şanslı olmak lazım. Verdiğim rakamlar ülkedeki en pahalı bölge için geçerli. Bali yakınlarındaki diğer adalarda buna yakın fiyatlarda rehber bulmak mümkün iken Java adasında fiyat biraz daha düşüyor. Örneğin Yogyakarta’da gece saat 3’te otelden çıktığımız 10 saatlik bir tur için 40 dolara anlaştım ancak turu yapacağımız gün ramazan bayramına denk gelmeseydi daha ucuza bir şeyler bulabilirdim, yazdığım çoğu rehber gezmek istediğim gün bayrama denk geldiği için olumsuz dönüş yaptı. Bu noktada iyi araştırmak ve önden çok sayıda rehberle görüşmek önemli. Belirttiğim fiyatlara gezi sırasında girdiğimiz yerler için ödenen ücretler dahil değil.
En son kaça olur?
Endonezya’da her şey turiste yüksek fiyat söyleme ve pazarlık yapma üzerine kurulu. Hediyelik eşya dükkanını, fiyat tarifesi olmayan kafeleri, turist rehberlerini anladık da sim kart pazarlıkla satılır mı Allah aşkında? Evet sim kart! Cep telefonu satılan bir yere giriyoruz, arkada sim kart operatörünün kocaman afişi var ve bu afiş üzerinde almak istediğimiz tarife için 200,000 IDR yazıyor. Gel gör ki pazarlığa tutuşup yarı fiyatına anlaşıp elimizde sim kartımızla dükkandan çıkıyoruz. Çok ilginç.
Taksilerle pazarlık diğer bir önemli konu, çoğu zaman 500,000 IDR ile açılan pazarlık 100,000 IDR ile sonuçlanabiliyor. Fakat taksicilerin fiyat verdikten sonra bir süre bizi uzaktan takip edip, pazarlık yapmaya çalıştığımız diğer taksicileri el işareti ile engellediğine şahit olduk.
Endonezya’da Başımıza Bir Şey Gelir mi?
Muhtemelen gelmez. Öncelikle şunu söylemeliyim: can güvenliği açısından Endonezya sıkıntılı bir ülke değil. Sadece popüler kalabalık turist noktaları için söylemiyorum, adanın daha tenha iç kısımlarında gezildiğinde de can güvenliği ile ilgili ciddi bir sıkıntı yaşayan birilerini duymadım. Ancak paranızın çalınması konusunda dikkatli olmakta fayda var ki özellikle Bali adasında zaman zaman bu tür olaylar oluyormuş. Ayrıca dolandırılmamak için de açıkgözlü olmak çok önemli. Döviz bürolarında insanların eline eksik para tutuşturulması, hediyelik eşya alırken seçtiğiniz üründen farklı bir şeyin hediye paketine girmesi, orijinal el yapımı diyerek sahte fabrikasyon ürünlerin turistlere itelenmesi en yaygın rastlanan olaylar arasında.
Turist rehberlerimizden birinin anlattığı duyduğum en uç olay hediyelik eşya satan bir tezgahın önünde bir turistin eline uyuşturucu paketi tutuşturulması ve adam şaşkınlıkla ne olduğunu anlamaya çalışırken birkaç saniye içinde polisin adamı yakalayıp kelepçelemesi. İki saatlik sorgulama ve pazarlık süreci sonunda adam karısı otelde sakladıkları birkaç bin dolarlık parayı polise rüşvet olarak getiriyor ve serbest kalıyor. Bu hikaye ile sizi germek istemem, bu çok nadir bir olay; güvenli olarak bildiğimiz ülkelerde de hırsızlık benzeri şeyler olabiliyor. Ancak sonuçta bir sefer de olsa yaşanmış ve özellikle Bali’ye gidiyorsanız bu tür durumlara karşı dikkatli olmakta fayda var. Bizi soracak olursanız, paramızın çalınması benzeri bir sıkıntı yaşamadık veya tehlike hissetmedik ama üç liralık şeyi üç yüz liraya satmaya çalışan zihniyet sıklıkla karşımıza çıktı. Özetle yeterince dikkatli olursanız Endonezya’da güvenlik açısından büyük bir problem yaşamadan gezebilirsiniz.
Peki Hijyen?
Endonezya temiz mi sorusuna, evet temiz şeklinde cevap vermeyi isterdim. Biraz iyi bir otelde kalıyorsanız yattığınız çarşaf, girdiğiniz havuz, yediğiniz yemek, kaldığınız oda temiz olacaktır, bu konuda sıkıntı yaşamazsınız. Ancak ülkede Hindu kültürünün etkileri devam ediyor ve temizlik konusunda çok titiz olmadıkları kesin. Endonezya hayatımda gördüğüm en pis ülke değil ama özellikle sokaklar pek temiz sayılmaz. Turist yoğunluğunun düşük olduğu yerlerde oturacak güzel ve temiz bir restoran bulmak için biraz çaba sarf etmek gerekebiliyor, ancak Bali ve çevresindeki Avusturalya’lı turistlerin yaygın olduğu yerlerde güvenle yemek yiyebilirsiniz.
Endonezya Vizesi
Endonezya 30 gün altı konaklamalar için Türkiye’ye kapıda vize uygulaması yapıyor. Endonezya’dan vize almak için önden hazırlık yapmanıza gerek yok.